Pandemi ile mücadele ederken dengeli beslenemiyorlar
Sağlık meslek örgütlerinin Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanelerinde çalışan sağlık emekçileri ile yaptığı anket, hastane yemekhanelerinin genel durumunu gözler önüne sererken sağlık emekçilerinin hastane koşullarında yeterli ve dengeli beslenemediklerini ortaya çıkardı.
Hekim Postası
ATO, Dev Sağlık-İş ve SES Ankara Şube’nin yaptığı ankete 401 sağlık emekçisi katıldı. Anket sonuçları pandemi ile mücadele eden sağlık emekçilerinin hastane koşullarında yeterli ve dengeli beslenemediklerini ortaya çıkardı. Ankete katılan sağlık emekçilerinin yüzde 96’sı pandemi döneminde çıkan menünün vücut direncini korumak için yeterli olmadığını söyledi. Sağlık emekçilerinin yüzde 97’si bu dönemde ek besin takviyesi sağlanmadığını, yüzde 89’u da dengeli ve yeterli beslenme düzeyine dikkat edilmediğini ifade etti. Pandemi döneminde çıkan yemekleri değerlendiren sağlık emekçilerinin yüzde 69’u yemek sunumunu kötü olarak değerlendirdi.
Yemek çeşitliliğinin yeterli olmadığını düşünüyorlar
Anket sonuçları yemek hizmetlerinin sağlık emekçilerin beklentilerinin ne kadar uzağında olduğunu gösterdi. Ankete katılan 401 sağlık emekçisi içinde porsiyonların doyurucu olduğunu düşünenlerin oranı yüzde 14’ken yemek çeşitliliğinin yeterli olduğunu ifade edenlerin oranı sadece yüzde 3. Sağlık emekçileri sıklıkla aynı menünün çıktığını ve bu sorunun yıllardır devam ettiğini bildirdiler.
401 sağlık emekçisinin sadece yüzde 31’i her çalışma gününde hastanede yemek yediğini kaydetti. Sağlık emekçilerinin yüzde 13’ü hiçbir zaman hastane yemeği yiyemediğini söyledi. Yemeği beğendiğinde yiyenlerin oranı ise yüzde 32.
Kapasite yetersiz, yemekler lezzetsiz
Anketi yanıtlayan çalışanların yüzde 92’si yemekhanelerin fiziki kapasitesini yeterli bulamazken, yüzde 47’si yemekhane ortamı ve kullanılan malzemelerin temizliğini, yüzde 51’i de yemek sıcaklığını kötü olarak değerlendirdi.
Çalışanlarla yapılan birebir görüşmelerde alınan cevaplara göre ankete katılanların yüzde 81’i yemeklerin lezzetini kötü olarak değerlendirdi. Yemekhane koşullarının uygun olmayışından ötürü çalışanların yüzde 50’si yemeğini çoğunlukla evden getirmek zorunda kaldığını belirtti. Ankete katılan sağlık emekçilerinin yüzde 52’si ise dönem dönem dışardan yemek istediğini söyledi.
Hastane yöneticileri sorunu çözmek için uğraşmıyor
Anketten elde edilen sonuçlar sağlık emekçileri ile hastane yöneticilerinin soruna bakış açılarının farklı olduğunu gösterdi. Sağlık emekçilerinin yüzde 93’ü hastane yöneticilerinin yemekhanelerin durumunu düzeltmek için uğraşmadığını düşünüyor. Soruna neden çözüm üretilmediği konusunda ankete katılanlarının yüzde 86’sı yönetiminin yemekhanelerin durumunu sorun olarak görmemesi, yüzde 80’i sağlık emekçilerine değer verilmemesi, yüzde 39’u üniversitelerin yaşadığı ekonomik sorunlar, yüzde 29’u ise Kamu İhale Kanununa ilişkin sözleşme şartları nedeniyle cevaplarını verdi.
Memnuniyet düzeylerini 1 ile 5 arası puanlamaları istenen sağlık emekçilerinin yüzde 67’si memnuniyet düzeyini 1 olarak değerlendirdi.
İş Yerlerinde Sağlık Hakkı: Yeterli ve Dengeli Beslenme Hakkımız Pandemide Yaşamsal Talebimizdir
Anket sonuçları üzerine sağlık meslek örgütleri “İş Yerlerinde Sağlık Hakkı: Yeterli ve Dengeli Beslenme Hakkımız Pandemide Yaşamsal Talebimizdir” başlık bir açıklama yaptı.
Açıklamada “Sağlık emekçilerinin mali ve özlük hakları ihlal edilip emekleri sömürülürken bir taraftan hastane yönetimi/idarecilerinin hastanelerin ekonomik darlıktan çıkış yolu olarak yemeklerden tasarruf etme eğiliminde olmaları ya da eksiklikler ve taleplere karşı duyarsız kalmaları sağlık emekçilerini değersizleştirme ve yok sayma eğilimini ortaya koymaktadır.” ifadelerine yer verildi.
Artan iş yükü ve azalan dinlenme saatleri nedeniyle pandemi koşullarında sağlık emekçilerinin bağışıklık düzeylerinin düştüğüne işaret edilen açıklamada bu dönemde yeterli ve dengeli beslenmenin sağlık emekçileri için hayati önem taşıdığı belirtildi.
Anket sonuçlarının aslında diğer üniversite ve kamu hastanelerinde de yaşandığı kaydedilen açıklamada uzun yıllardır yaşanan sorunun çözümüne yönelik sağlık emekçilerinin de söyleyecek sözü, tavır alacak gücü bulunduğu vurgulandı.